SAG-AFTRA tarafından duyurulan Bağımsız Etkileşimli Yerelleştirme Anlaşması, video oyun yerelleştirme sektörüne yönelik önemli yenilikler getiriyor. Anlaşma, başlangıçta yabancı dilde yazılmış ve yayımlanmış projelerin İngilizce seslendirmesi sürecinde çalışan sanatçıların haklarını genişletiyor.
Yeni anlaşma, yerelleştirme projelerine seslendirme sanatçıları için daha fazla oturum ve performans seçeneği sunuyor. Ayrıca, yapay zeka (AI) kullanımına karşı belirli koruma mekanizmaları sağlayarak sanatçıların çalışmalarının ve geçim kaynaklarının güvencesini artırıyor.
Yeni Anlaşmanın Şartları ve Kapsamı
Anlaşmaya hak kazanmak için projelerin:
- Başlangıçta yabancı bir dilde yazılmış olması,
- Fikri mülkiyetin ABD dışında bulunması gibi şartları sağlaması gerekiyor.
Ayrıca, anlaşma, 15 milyon ila 30 milyon dolar arasında bütçesi olan projelere sahip stüdyolar için yeni bir kademe ekliyor. Bu şartlar, daha küçük bütçeli projelerin de SAG-AFTRA tarafından sağlanan avantajlardan yararlanmasını kolaylaştırıyor.
Yapay Zeka Korumaları ve Sektördeki Önemi
SAG-AFTRA’nın Genel Direktörü Duncan Crabtree-Ireland, yeni anlaşmanın yapay zeka kullanımına dair makul korumalar içerdiğini vurguladı. Anlaşma, yapay zeka teknolojilerinin sanatçılar üzerindeki olumsuz etkilerini önlemeyi ve bu teknolojilerin kötüye kullanımını engellemeyi hedefliyor.
Crabtree-Ireland şunları belirtti:
Şirketler, üyelerimizin sürdürülebilir bir geçim kaynağı için ihtiyaç duyduğu şartları kabul ettiğinde, sanatçılarımızın yeteneklerinden hemen faydalanabilir. Aksi takdirde bu projeler durgunlaşacaktır.
Sanatçılar İçin Daha Fazla Fırsat
Etkileşimli Medya Anlaşması müzakere komitesi başkanı Sarah Elmaleh, birçok popüler oyunun yerelleştirme süreçlerinde yetenekli sanatçılara ihtiyaç duyduğunu belirtti:
Bu anlaşma, yerelleştirme sanatçılarının hak ettiği güvenceyi sağlıyor. Ayrıca, ABD sendika yetenekleriyle işbirliği yapmak isteyen şirketler için daha fazla fırsat yaratıyor.
SAG-AFTRA’nın yeni anlaşması, video oyunu yerelleştirme süreçlerinde çalışan sanatçılar için daha adil koşullar oluşturmayı hedefliyor. Bu, hem sanatçıların geçim kaynaklarını koruma hem de yapay zeka teknolojilerinin sorumlu kullanımını teşvik etme açısından sektörde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.