ABD hükümeti, üretken yapay zekanın (AI) gazetecilik ve içerik oluşturma üzerindeki olumsuz etkilerini incelemeye başladı. Senatör Amy Klobuchar ve yedi Demokrat meslektaşı, Federal Ticaret Komisyonu (FTC) ve Adalet Bakanlığı’nı, ChatGPT gibi üretken AI ürünlerinin potansiyel antitröst ihlalleri konusunda araştırma yapmaya çağırdı. Senatörler, üretken yapay zeka özelliklerinin, özellikle gazetecilerin ve içerik oluşturucularının gelir kazanma kapasitelerini tehdit ettiğine dikkat çekiyor.
Yasa koyucuların mektubunda, “Son zamanlarda, birden fazla baskın çevrimiçi platform, kullanıcı sorgularını özetleyerek veya diğer kaynaklardan çevrimiçi içeriği tekrarlayarak yanıtlayan yeni üretken yapay zeka özellikleri tanıttı,” ifadeleri yer alıyor. Bu tür uygulamaların, içerik oluşturucuların hak ettiği tazminatı kazanmasını daha da zorlaştırdığı belirtiliyor.
Senatörler, geleneksel arama sonuçlarının kullanıcıları yayıncıların web sitelerine yönlendirdiğini, ancak yapay zeka tarafından oluşturulan özetlerin kullanıcıları arama platformunda tuttuğunu, böylece platformun reklam ve veri toplama yoluyla kazanç sağladığını belirtti. Üretken yapay zekanın kullanıcıları orijinal kaynağa yönlendirmemesi, “antitröst yasalarını ihlal eden dışlayıcı bir davranış veya haksız bir rekabet yöntemi” olarak değerlendiriliyor.
Yasa Teklifleri ve Düzenleyici Adımlar
Yasa koyucular, sanatçıları, gazetecileri ve içerik oluşturucuları yetkisiz yapay zeka kullanımından korumak için çeşitli yasa tasarıları önerdi. Temmuz ayında, üç senatör, yapay zeka içeriklerinin ve deepfake’lerin yayılmasını engellemek için COPIED Yasası’nı sundu. Aynı ayın ilerleyen dönemlerinde, bir grup senatör, bir kişinin sesinin veya benzerliğinin dijital olarak yeniden yaratılmasını rızası olmadan yasadışı hale getirecek olan NO FAKES Yasası’nı sundu.
Yapay zeka, özgün ve araştırmacı haberciliğe kaynak sağlayan gelirleri tehdit ederek hem yerel hem de küresel gazetecilik için büyük bir risk teşkil ediyor. Örneğin, New York Times, ChatGPT’nin ücretli makalelerden “neredeyse birebir alıntılar” sunduğuna dair örnekler gösterdi. OpenAI ise yakın zamanda, telif hakkıyla korunan materyaller olmadan üretken yapay zekayı eğitmenin imkansız olduğunu kabul etti.
Bu gelişmeler, yapay zeka teknolojilerinin hukuki ve etik sınırlarını yeniden tartışmaya açarak, düzenleyici kurumların ve yasa yapıcıların bu alandaki önlemleri sıkılaştırma gerekliliğine işaret ediyor.