Oyun endüstrisinde canlı hizmet (live service) modelinin giderek yaygınlaşması, tek oyunculu odaklı yapımların geleceğini zaman zaman tartışmaya açsa da Xbox patronu Phil Spencer, şirketin bu konuda farklı bir tutum sergileyeceğini vurguluyor. Spencer, XboxEra podcast’inde yaptığı açıklamalarda, her yeni oyunu servis tabanlı bir deneyime dönüştürmenin doğru olmayacağını, bu yüzden tek oyunculu oyunları geliştirmenin önemini koruduklarını ifade etti. Ona göre belirli türlerde ve hikâye odaklı oyunlarda, klasik tek oyunculu yapıyı sürdürmek hem oyuncuların hem de geliştiricilerin yararına oluyor.
Dikkat: Oyun Dünyasının Devleri, Live Service Gaming Summit 2025’te Buluşuyor
Spencer’ın bu açıklamaları, son dönemde bazı canlı hizmet projelerinin bekleneni verememesiyle daha da anlam kazanıyor. Özellikle Concord, Suicide Squad ve Skull and Bones gibi iddialı yapımların yaşadığı sıkıntılar, canlı hizmet modelinin her yapım için uygun olmadığını açıkça ortaya koydu. Oyun sektörü, kullanıcıların taleplerine karşılık vermek isterken aynı zamanda kârlı olmayı hedefliyor, ancak tek bir iş modeliyle bunu başarmak mümkün değil. Örneğin, devasa çevrim içi deneyim sunan bir oyunun bütçesi ve üretim şekli, tek oyunculu, hikâye tabanlı bir yapıma kıyasla çok farklı riskler taşıyabiliyor. Spencer da bu noktaya değinerek, Microsoft’un tek oyunculu formatın keyfini çıkarmak isteyen oyuncular için farklı seçenekler sunmaya devam edeceğini yineliyor.
Microsoft, gelecek yıllar için iddialı planlara sahip. Spencer’ın “her oyunu canlı servise dönüştürmeye gerek yok” açıklaması da zaten şirketin izlediği stratejiyi yansıtıyor. Son Developer Direct etkinliğinde gösterilen oyunların tamamının tek oyunculu olması, bu stratejinin bir örneği olarak kabul ediliyor. Grounded gibi daha küçük ölçekli projelerin kendi kitlesini bulması ve kısa sürede popüler hale gelmesi, Microsoft’un daha az riskli ancak yenilikçi fikirlere de kapı araladığını gösteriyor. Öte yandan, Hellblade gibi sürükleyici ve karanlık temalı bir deneyim sunan yapımlar da hikâye odaklı oyunlara talep duyan geniş bir oyuncu kesimine hitap ediyor.
Göz Atın: Araştırma: Oyun Sektörü Büyümesini Yavaşlatıyor
Spencer ayrıca, tek oyunculu oyunların daha hızlı bitirilebildiğini, bu sayede zaman konusunda sınırlı olan kullanıcılar için ideal bir seçenek sunduğunu belirtiyor. Yoğun tempolu yaşam içinde çevrim içi rekabete dayalı uzun oturumlar yerine, kısa sürede tamamlanabilen bir hikâye deneyimi tercih eden pek çok oyuncu var. Bu çeşitlilik, hem piyasada hem de Game Pass gibi abonelik hizmetlerinde geniş bir yelpaze oluşturulmasına katkı sağlıyor. Spencer, gelecek dönemde çıkması beklenen Avowed, Doom: The Dark Ages ve Fable gibi yapımlarla bu yaklaşımı sürdüreceklerini ifade ediyor. Özellikle Fable’ın yeniden çevrimi merakla beklenirken, Avowed’ın da fantastik RPG türüne ilgi duyanları sevindirecek bir proje olması öngörülüyor.
Canlı hizmet oyunlarının popülaritesi hiçbir zaman tamamen ortadan kaybolmayacak olsa da sektördeki dalgalı başarısı, büyük şirketleri farklı stratejiler geliştirmeye zorluyor. Yeni bir canlı hizmet oyunu çıkarmak, pazarda zaten güçlü markalarla rekabet etmeyi gerektiriyor. Üstelik, oyuncuların ilgisini uzun süre canlı tutacak içerik güncellemeleri de sürekli yatırım ve planlama istiyor. Bu nedenle Spencer, “Bir oyun her zaman servis tabanlı olmak zorunda değil. Bazı hikâyeler, geleneksel tek oyunculu bir yapıyla daha iyi anlatılabiliyor,” diyerek farklı türlerin bir arada gelişmesine imkan sağlamak istediklerini belirtiyor.
Microsoft’un bu konudaki kararlılığı, Xbox ekosistemindeki çeşitliliği artırmayı hedeflediğini gösteriyor. Hem Game Pass aboneleri hem de konsolda tek oyunculu yapımları tercih eden kitle için gelecek dönemde sürprizler olabileceği düşünülüyor. Sadece yüksek bütçeli yapımlar değil, bağımsız geliştiricilerle yapılan iş birlikleri de bu çeşitliliğin artmasına katkı sağlıyor. Klasik bir RPG deneyimi isteyenler Avowed veya Fable gibi yapımları bekleyebilirken, daha deneysel veya bağımsız yapıları sevenler Grounded örneğinde olduğu gibi yeni projelere yönelebilecek.
Tüm bu gelişmeler, Xbox’ın rekabetçi pazar ortamında kendine özgü bir yol çizdiğini gösteriyor. Phil Spencer’ın açıklamaları, şirketin kullanıcıların taleplerine kulak verdiğini ve tek oyunculu deneyimleri ihmal etmeden canlı hizmet projelerine de kapıyı aralık bıraktığını ortaya koyuyor. Bu durum, hem oyuncuların seçeneklerini artırması bakımından hem de geliştiricilerin çeşitli tür ve modelde oyunlar üretmesini teşvik etmesi açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Sektörün dev isimlerinden biri olan Xbox’ın, uzun vadede tek oyunculu yapımları koruması, hikâye tabanlı oyunların geleceği için önemli bir işaret olarak görülüyor.