ABD Adalet Bakanlığı, Google’ın Chrome web tarayıcısını ve Android üzerindeki kontrolünü hedef alan yeni bir belge yayınladı. 23 sayfalık resmi belge, Google’ın dijital pazardaki hakimiyetini sona erdirmek için şirketin bazı varlıklarını elden çıkarması söylentisi gündemdeydi ve bunu artık öneriyor.
Adalet Bakanlığı’nın talepleri arasında:
- Chrome’un Satışı:
Bakanlık, Chrome’un satılmasının, Google’ın arama motoru üzerindeki tekelini zayıflatacağını ve rakip arama motorlarına eşit erişim sağlayacağını savunuyor. - Android Üzerindeki Kontrolün Azaltılması:
Google, Android’de varsayılan olarak kendi arama motorunu tercih etmeyi bırakmazsa, DoJ şirketin Android işletim sistemini elden çıkarmasını talep ediyor. - Arama Sonuçlarının Sendikasyonu:
Google’ın, arama sonuçlarını ve kullanıcı verilerini rakip arama motorları ve yapay zeka girişimlerine satması öneriliyor.
Google, bu taleplere sert bir şekilde yanıt verdi. Şirketin küresel işler başkanı ve baş hukuk görevlisi Kent Walker, blog yazısında şunları söyledi:
DoJ’nin önerileri, tüketicilere ve ABD’nin teknoloji liderliğine zarar verecek. Bu radikal müdahaleler, kullanıcıların sevdiği Google ürünlerini -Arama’nın ötesinde- bozabilir.
Google, bu adımların, kullanıcı deneyimini ve şirketin inovasyon kapasitesini baltalayacağını savunuyor.
DoJ’nin bu talepleri, 2020 yılında başlayan bir tekel davasına dayanıyor. Davada, Google’ın cihaz üreticilerine milyarlarca dolar ödeyerek kendi arama motorunu varsayılan olarak belirlediği ve bu yolla sektördeki rekabeti baltaladığı iddia edilmişti.
Bu yılın Ağustos ayında federal yargıç Amit Mehta, Google’ın arama motoru pazarında tekelci olduğuna ve gücünü aşırı rekabetçi fiyatlar talep etmek için kullandığına karar verdi. Google, şu anda küresel arama motoru pazarının %90’ını kontrol ediyor.
Google’ın Chrome’u satması veya Android üzerindeki kontrolünü kaybetmesi, internetin çalışma şeklini derinden etkileyebilir:
- Kullanıcı Deneyimi: Web tarayıcıları ve arama motorları arasındaki rekabet artabilir, bu da kullanıcılar için daha fazla seçenek sunabilir.
- Dijital Rekabet: Rakip arama motorları ve yapay zeka girişimleri, daha adil bir rekabet ortamında büyüme fırsatı bulabilir.
- Veri Kullanımı: Google’ın kullanıcı verilerini paylaşması, dijital ekonomi ve gizlilik politikalarını yeniden şekillendirebilir.
Bu taleplerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belirsizliğini koruyor. Hem Google’ın hem de DoJ’nin argümanlarının mahkemelerde uzun bir süreçle tartışılması bekleniyor. Önerilerin uygulanması, 182.500 çalışanı bulunan bir şirket olan Google için sismik bir değişim yaratabilir.
Eğer Adalet Bakanlığı’nın talepleri kabul edilirse, bu, yalnızca Google’ın iş modelini değil, aynı zamanda internetin işleyişini de derinden değiştirecek bir dönüm noktası olabilir. Gelişmelerin sonuçları, dijital dünyayı uzun vadede şekillendirebilir.