Geçtiğimiz günlerde basın toplantısında duyurulan III. Uluslararası Mitoloji Filmleri Festivali ile LUGAL Games iş birliği kapsamında başlatılan Dijital Oyun Yarışması’nın detayları ve Anadolu medeniyetleri mitolojisinin dijital dünyada yeniden hayat bulması hedeflerine dair, yazar ve danışman Gülşah Elikbank ile gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıda bulabilirsiniz.
Haberin basında geniş yer bulduğu bu girişim, Anadolu medeniyetlerine ait kadim efsaneleri modern kodlarla birleştirme arzusunu da beraberinde getiriyor.
1 – Geçtiğimiz günlerde III. Uluslararası Mitoloji Film Festivali kapsamında düzenlenecek ve LUGAL Games’in yürütücülüğünü üstlendiği Dijital Oyun Yarışmasını duyurarak, bu sene ilki düzenlenecek girişim için temayı Anadolu medeniyetleri mitolojisi olarak belirlediniz. Hayırlı olsun. Öncelikle mitoloji ortak bir dil olmasına rağmen, sizce Anadolu mitolojisinin günümüzde yeterince hatta hiç işlenmemiş oluşunun sebebi nedir? Ayrıca Mitoloji Film Festival’inden de biraz bahsedebilir misiniz?
“Uluslararası Mitoloji Film Festivali üç yıl önce yolculuğuna “İnsanlığın Ortak Hikayesi” sloganıyla çıktı. Festivalin kurucusu olarak bir edebiyatçı detaycılığıyla sinemada “senaryo” ne kadar iyiyse bir film o kadar iyi olabilir, sözüne inanıyorum. Bu nedenle festivalde geçen yıl Türk mitolojisi öğeleriyle yazılmış uzun metraj bir senaryoya ödül verdik.
Bu yıl ise Lugal Games ile birlikte özellikle de gençlerin katılımını hedefleyerek bir dijital oyun yarışması açmaya karar verdik. Aslında gerek edebiyat gerekse sinemada kendi hikayelerimizi anlatma yoluna ancak son yıllarda girdik. Ben 15 yıl önce Türkiye’nin ilk fantastik-mitolojik üçlemesini yazan kadın yazar olduğuma göre, yolculuğun ne kadar yeni olduğunu görebiliriz. Aslında burada şöyle bir sorun da var, biz kendi yazarlarımıza da kendi girişimcilerimize de önyargılı bakıyoruz. Nedense aşamadığımız bir Batı hayranlığı var. Oysa en özgün hikayeler bizim topraklarımızda, zaten Anadolu’da yaşamış uygarlıklara baktığınızda elinizdeki hazineyi çok net görüyorsunuz. Belki de insanlar bu konuda biraz teşvike ihtiyaç duyuyor olabilir, diyerek festival olarak onları yüreklendirmek istedik. Bizim için iyi olan her hikaye çok kıymetli. Sadece kendi topraklarımızın hikayesi eksik olduğu için yarışmayı bu alana odakladık.”
2 – Anadolu medeniyetleri mitolojisinin Mezopotamya, Yunan ve Pers mitolojileriyle büyük bir etkileşim içinde olduğunu belirtiyorsunuz. Bu etkileşimin oyun dünyasına yansıtmak kıymetli olurdu. Katılımcılardan beklentileriniz ne yönde?
“Bize dair hikayeleri bizim dilimizle ama evrensel ilgi uyandıracak kodlarla yazmaları. Çünkü bir hayalimiz de buralardan çıkacak işleri uluslararası arenada gösterebilmek. Neden hep biz onların işlerini izleyelim, satın alalım? Biraz da onlar bizi tanısa, öğrense, izlese güzel olmaz mı? Kültürel etkileşim ancak böyle gerçekleşmez mi? Bu sebeple özgünlük, Anadolu medeniyetlerinden esinlenme ama bunu yaparken kendi estetik dünyasını yaratabilmek gibi beklentilerimiz elbette var. Oyunlardan beyaz perdeye yansıyan birçok yapım çok başarılı oluyor. Bu oyun tasarımı belki de bunu da başarabilir. Hedefi yüksek koymak da fayda var.”
3 – Festival kapsamında sinema projeleri için daha önce destekler verdiniz, şimdi ise dijital oyunlarla mitolojiyi anlatma yoluna gidiyorsunuz. Oyunların mitolojiyi aktarmada nasıl bir avantaj sağladığını düşünüyorsunuz?
“Gençlerin dilini yakalamak için öncelikli bir yol olduğunu düşünüyorum. Bir de bizim festivalin amaçlarından biri de neşeli, eğlenceli bir festival alanı oluşturmak. Oyunların insana nasıl keyif verdiği, bazılarını birlikte oynayınca ne kadar heyecan verici olduğunu biliyoruz. Bu deneyimi festivalin içine taşımak, bunu da kendi mitolojimiz üzerinden yapabilmek çok farklı bir alan açacak hepimiz için. Bugüne kadar yapımcılar hep satan, satma garantisi olduğunu düşündükleri hikayeleri öne çıkardılar, oysa asıl satacak, ilgi görecek hikaye Anadolu’da gizliydi. Biz bunun altını çizmek ve dahası göstermek istiyoruz.”
4 – Bu yarışmanın, gelecekte Anadolu medeniyetleri mitolojisini merkeze alan daha büyük projelerin doğmasına vesile olacağını düşünüyor musunuz?
“Kesinlikle, bu fikir aklımıza geldiği andan itibaren inandığımız şey bu. Bahsettiğim gibi iki önemli hedefimiz var, biri uluslararası alanda bu oyunun tanınmasını sağlamak, ikincisi de bir sinema filmine dönüşmesinin yolunu açmak. Elbette bunlar festival büyüdükçe birlikte yol alarak gerçekleşecek hedefler.”
5 -Yarışmanın uzun vadeli hedefleri nelerdir? Önümüzdeki yıllarda genişletilmesi planlanan bir proje mi?
“Festivalin ilk yılından bu yana büyüyen bir akademik, kurumsal destek var arkasında. Bize ve fikrimize inanan insanlar sayesinde üçüncü yılda beş şehre büyüyebildik. 2026 uluslararası planlarımız da şimdiden şekillenmeye başladı bu nedenle. Oyun yarışmasının sonuçlarının etkilerini 2026’da görmek için de gerekli alt yapı çalışmalarını yapıyoruz. Bu anlamda Lugal Games ile de uzun vadeli bir partnerlik içinde olmayı umut ediyoruz. Kurucusu Rahmi Aydemir’in vizyonu bizimki ile oldukça örtüşüyor doğrusu.”
6 – Oyun ya da film sektöründe mitolojik temaların kullanımı konusunda Türkiye’nin dünya ile kıyaslandığında nerede olduğunu düşünüyorsunuz?
“Biz biraz arkadan geliyoruz bu konuda. Ama şunu da bu alanda eserler yazan bir yazar olarak söylemek zorundayım. Bizler yazıyoruz ama okuması gereken, bilmesi gerekenler biliyor mu, emin değilim. Bu yıl bir üniversitede katıldığım panelde alandan bir profesör bana neden yazarlar Türk mitolojisini yazmıyor, diye sordu. Çünkü hiçbir romanımı okumamıştı. Ben de biz yazıyoruz ama sanırım siz okumak yerine eleştirmek istiyorsunuz, diye yanıt verdim.
Elbette çıkan her romanı takip etmek, bilmek zor olabilir ama bu alanda kalem oynatan zaten kaç yazar var ki, sanki alanda çalışan akademisyenler onları bilmeli, diye düşünüyorum. Aynısı sinema için de geçerli. Eminim bu alanda yazan ama henüz onu profesyonel olarak gerekli yere ulaştıramamış çok insan var, biz onları da festivale davet ediyoruz. Sonuçta festivaller sadece film izlenen yerler değildir, orada alandan isimler yan yana gelir ve aralarında bir etkileşim başlar. Bu çok kıymetli.”
Teşekkürler…
Röportaj teklifimizi kabul eden Gülşah Elikbank’a, değerli görüşlerini bizimle paylaştığı için Gamizm okurları adına teşekkür ederiz. Başarılarınızın devamını diler, Anadolu medeniyetleri mitolojisinin dijital dünyadaki serüvenini birlikte takip etmeyi umarız.